Google

10 Kasım 2012 Cumartesi

Heybeliada dan Büyükadaya Bakış

Heybeliadadan Büyükadaya Panoramik Bakış

8 Eylül 2012 Cumartesi

ADA SAHİBİ OLMAK YADA ADA OLMAK...


 
ADA SAHİBİ OLMAK YADA ADA OLMAK...
    

Sevgili Bülent Kaçmaz'ın yazısını (ADA SAHİBİ OLMAK YADA ADA OLMAK...) çok beğendim http://www.facebook.com/Buyukada34 sayfasından alarak aynen paylaşmak istedim

Tanınmış gezgin Thomas Cook, bir araştırma gezisi sırasında Atlas Okyanusu’nun ıssız bir yerinde, çığlıklar atan milyonlarca kuşun havada daireler çizerek uçtuğunu gördü. Kulakları sağır edecek denli yüksek sesle çığlıklar atan kuşların kimileri yoruldukça, kendilerini okyanusun dev dalgaları arasına atıyorlardı. Onlar bu son hareketleriyle yaşamlarına son veriyorlar, kendilerini okyanusun dalgalarına bırakırken, çaresizlikten ölüme teslim oluyorlardı.

Bu olaya yalnızca Thomas Cook değil, o bölgede ki balıkçılar da yıllardır tanık olmuşlardı. Kuş bilimcileri ise, yaptıkları araştırmalarda göçmen kuşların farklı yönlerden gelerek okyanusta bu noktada birleştiklerini keşfediyorlar, fakat onların, birbirleri peşi sıra kendilerini ölümün kucağına atmalarının nedenini bir türlü çözemiyorlardı.

Gerçek, geçtiğimiz yüzyılın ortalarında anlaşıldı. Bu trajik olayın yaşandığı yerde bir zamanlar bir ada vardı. Göçmen kuşların göç yolu üzerinde bulunan bu ada, bir deprem sonunda, okyanusa gömülmüştü. insanların, yok olduğunun bile farkına varamadıkları ada, göç yollarının ortasında kuşlar için vazgeçilmez “dinlenme”durağıydı. Kuşlar binlerce yıllık kalıtımsal alışkanlıklarıyla adanın yerini bilmekteydiler ve yıpratıcı, uzun yolculuklarının ortasında, biraz dinlenebilmek ve toparlanabilmek için, yine binlerce yıllık kalıtımsal güdüleriyle, okyanusun ortasındaki adaya geliyorlardı am olması gereken yerde adayı bulamayınca, yorgunluktan bitkin bedenlerini çığlık çığlığa okyanusun sularına bırakmak zorunda kalıyorlardı.

Söz kendini toparlamaktan açılmışken soralım. Sizin hiç “kendinizi toparlayacağınız” bir adanız oldu mu? Yaşamın uzun “göç yolları”nda acaba, sizinde bir yudum taze soluk alabileceğiniz, yolunuzun kalan bölümüne dinç olarak devam etmenizi sağlayabileceğiniz bir adaya sahip olabildiniz mi?
Her şeyi sınırsızca paylaşabildiğiniz bir dost, yola birlikte çıkacak denli güven duyduğunuz bir arkadaş, size her zaman huzur verecek bir eş, ulaşmak için yıllardır uğraş verdiriniz bir amaç edinebildiniz mi? Şöyle daha bir iyi bakın çevrenize… Size gelen, size sığınan…Sizin gittiğiniz, sizin sığındığınız…Sizin bulduğunuz dostlarınızı bir düşünüverin. Sonra da bir gerçeği görüverin gözlerinizle:

Hadi şu iki soruyu birlikte yanıtlayalım;
Durup , soluklandığımız ve kendimizi toparlayabildiğimiz kaç adamız var çevremizde?
Durup, sığınmak ve kendilerini toparlayabilmek gereksinimi duyan kaç dostumuz için biz bir adayız?

31 Ağustos 2012 Cuma

1 Eylül Dünya Barış Günü


1 Eylül Dünya Barış Günü


Savaşsız, terörsüz, barış içinde insanca yaşanan bir dünyadır tek isteğimiz.
Tüm Adaseverlerin ''1 Eylül Dünya Barış Günü'' nü kutluyoruz.
Adalar Belediyesi Tarafından tertip edilen konser, 1 Eylül 2012 günü saat 21:00'da Büyükada Atatürk Meydanında düzenlenecektir. 

27 Ağustos 2012 Pazartesi

Ciğerimiz Yandı


Ciğerimiz Yandı

Başlama sebebi ne olursa olsun, gerçek olan, ciğerimiz yandı 17 Haziran günü, aynı yer daha önce de yanmıştı, yıllar geçti tam yeşeriyor, orman yeniden gelişiyor derken, tekrarlandı  o kara basan.

Lütfen piknik yapanlar, daha dikkatli olalım, cam şişeler ve tüm çöpler çöp kutularına atılsın, mangal ateşi sönene kadar başından ayrınılmasın, sigara izmaritleri düzgün söndürülsün hatta o güzel oksijenli ortamda sigara içilmesin. ARTIK ORMANLARIMIZ YANMASIN!









19 Haziran 2012 Salı

Büyükada Lale Sineması

Yazlık sinema gelenegini kesintisiz sürdüren Büyükada Lale Sineması sahibi ve işletmecisi Sayın Ferruh Dilmaç'ı kutluyorum. Baba mesleğini yılmadan devam ettirmektedir. Çocukluğumda aldığım, çekirdek ve gazoz keyfini bu gün bile yaşatmaktadır. Yolunuz Büyükadaya düşerse bu fırsatı kaçırmayın derim. 
 Adres: Çınar Caddesi No 52 Büyükada / İstanbul 
 Tel: (0216) 382 7069




10 Mart 2012 Cumartesi

Adalardan görüntüler

Adalardan güzel görüntülerin yeraldığı video

14 Ocak 2012 Cumartesi

Huzurla Uyu Lefter


Lefter Küçükandonyadis’in (solda ayakta duran çocuk) üç yaşındaki fotoğrafı. Büyükada’da evlerinin önünde, ablaları, ağabeyi ve annesi ile.(Kaynak; Dr. Akilas Millas, arşiv; Ahmet Tanrıverdi)
13 Ocak 2012 de kaybettiğimiz Lefter, 22 Aralık 1925 yılında Büyükada’da dünyaya geldi. Futbola Büyükada`da başladı. Taksim Spor Kulübünde yetişti. Taksim kulübü yöneticileri kendisine lisans çıkartabilmek için 1941`de mahkeme kararıyla yaşını büyüttüler. Ancak bu sayede takımda oynayabildi. 2 yıl Taksim takımında yer aldı. 1943`te askere gitti, 4 yıl süren askerlikten sonra 1947`de İstanbul`a döndü, Fenerbahçe Kulübüne girdi. 1964`e kadar Fenerbahçe forması altında top koşturdu. İstanbul Ligi 1953-1954 sezonunda gol kralı oldu. Bu süre içinde 1 yıl İtalya`nın ACF Fiorentina ve 1 yıl da Fransa`nın OGC Nice takımında oynadı. Yurtdışında da başarılı futboluyla ün yaptı. Türk futbolunun efsaneleşen isimlerinden biri olarak tanındı. Golcülüğünden ötürü Ver Lefter`e, yaz deftere! sloganı onun için çıktı. Futboldaki ustalığından ötürü Ordinaryüs sıfatıyla anıldı. Örnek bir profesyonel olan Lefter, golleri ve gole çevirdiği penaltı atışları ile de Fenerbahçeli taraftarların gözbebeği olduğunu ispatladı.
Başarılı futbol yaşamında toplam 50 kez milli formayı giydi (46 kez A, 1 kez B, 3 kez 21 yaş altı). 1954 FIFA Dünya Kupası`nda forma giyen Lefter turnuvada 2 de gol attı. Türk futbolunda 50. Milli Maç altın madalyasını alan ilk futbolcu oldu. Milli takım formasıyla attığı 21 golle en çok gol atan milli oyuncu unvanını uzun yıllar elinde tuttu, 9 kez de milli takım kaptanlığını yaptı. Fenerbahçe forması altında 615 maç oynadı, 423 gol attı. Lefter bir Galatasaray derbisinde topu doksana çakarak hafızalarda yerini aldı.
Lefter 1964`te futbolu bıraktıktan sonra Yunanistan`ın Egaleo, Güney Afrika`nın Johannesburg takımlarında futbolcu ve antrenör olarak yer aldı. Daha sonra Samsunspor, Orduspor, Mersin İdman Yurdu ve Boluspor`da teknik direktörlük yaptı. Antrenörlük kariyerinden sonra da bir süre spor yazarlığı yaptı. 3 Mayıs 2009`da Kadıköy`de Kuşdili Parkı`na heykeli dikildi.Lefter Fenerbahçe ile İstanbul Profesyonel liginde 2, Türkiye Şampiyonasında 3 kere şampiyonluk yaşadı. Kariyeri boyunca toplam da 832 gol atarak rekor kırdı.
Büuükada'da doğdu, yaşadı ve ebedi yolculuğuna burada devam edecek,
TÜM TÜRKİYE’NİN BAŞI SAĞOLSUN